Anatomi Kaslar

orsaalesta


Bulunduğumuz ortamda yer değiştirmemiz için gerekli enerjiyi üreten yapılardır.
İnsan vücudundaki kaslar üç gruba ayrılarak incelenir.
Çizgili kaslar, düz kaslar ve kalp kası
orsaalesta

Kasların Ortak Özellikleri
  1)Uyarılabilme
  2)İletebilme
  3)Kasılabilme
  4)Esnek (elastik) olma
  5)Viskozite özelliği
Çizgili kaslar (iskelet kası)

      Doku kitlesinin % 40’ını oluşturur.
      % 70-75’i sudur
      Enerji kaynakları
           ATP
           Fosfokreatin
           Glikojen
       Kas hücresi uzun, iğ şeklindedir ve fibril adını alır.
      Kas hücresini (fibril) saran hücre zarına sarkolemma adı verilir.
      Kas hücresinin sitoplazmasına sarkoplazma adı verilir.
      Endoplazmik retikulumuna ise sarkoplazmik retikulum adı verilir.
       •    10-50 Kas hücresi (fibril) uzunlamasına biraraya gelerek fibril demetlerini, fasikülleri oluşturur.
Fasiküller uzunlamasına biraraya gelerek kas’ı oluşturur

anatomi

  •     Kas hücresini (myofibril) dıştan saran bağ dokusundan yapılmış membran endomisyum adını alır.
  •       Her bir fasikülü saran membran perimisyum adını alır.
  •   Kası dışardan saran, daha kalın ve kuvvetli membran epimisyum adını alır.
  •          Kas hücresi içinde esas kontraktil ünite olan myofibriller vardır.
  •       Her bir myofibril yan yana uzanan 1500 kadar myozin filamanı ile 3000 kadar aktin filamanından oluşur.
  •     Miyozin filamaları kalındır,ışık mik.bandlar şeklinde görülürler ve bu banlara A bandı denir.
  •     Aktin filamanları incedir, ışık mik. açık görülürler ve bu bandlara da I bandı denir
  •     Koyu görünen A bandlarının ortası daha az koyudur ve H zonu olarak adlandırılır.
  •     Açık görülen I bandı da daha koyu görünen Z membranı ile ikiye ayrılmıştır.
Sarkomer

İki Z membranı arasında kalan bir tam A bandı ve iki yarım I bandından oluşan kısım Sarkomer adını alır.
    Yani iskelet kasının esas kontraktil (kasılma) ünitesidir.
anatomi

Çizgili kasların kasılması sırasında;
1- Aktin ve miyozin boyu değişmez .
2- I bandının boyu kısalır.
3- Z çizgileri birbirine yaklaşır.
4- H bölgesi daralır ve görünmez olur.
5- Aktin çubukları birbirine yaklaşır.
6- Kasın boyu kısalır hacmi değişmez.
Sarkoplazmik retikulum
Kas hücresi içinde miyofibrillere paralel seyreden uzunlamasına tüblerden oluşur.
Kas kasılmasında çok önemli rol oynayan kalsiyum (Ca) iyonunu depo eder ve salıverir
                                                          Transvers tübüller
Sarkolemmanın kas fibrilleri arasına girerek transvers (enine) ilerlemesiyle oluşturduğu tübüler bir sistemdir
Kas membranı (sarkolemma) boyunca yayılan aksiyon potansiyelinin daha içlerdeki kas fibrillerine iletimini sağlamaktadır.
      Bu iletimin sonucunda kasta kasılma meydana gelmektedir.

Kas Kasılma Şekli
Kas kasılması dinamik . hareketli (izotenik,yani gerilimi sabit) veya Statik,hareketsiz (izometrik,yani boyu sabit)
Olarak 2 gruba ayrılmaktadır.
 İzotenik kasılma sırasında kasın boyutu değişen
*Konsantrik-boyun kasılması ve kas çapının artması
*Eksantrik -boyun uzaması ve kas çapının azalması
 İzometrik kasılma sırasında kasın boyutu değişmeyen kasılma


Çizgili kaslar isteğimiz dahilinde (beyin omurilik sistemi kontrolünde) çalışan kaslar olup iskelet kasları olarak da isimlendirilir. 
anatomi

Düz kaslar damarların, bağırsakların ve iç organların duvarlarında bulunur ve isteğimiz dışında (otonom sinir sisteminin kontrolünde) çalışırlar.
Kalp kası ise yapı olarak çizgili kaslara benzemekle beraber çalışması otonom sinir sistemi tarafından (isteğimiz dışında) kontrol edilir.
anatomi
Kemikler ve eklemler hareket sisteminin pasif unsurları iken iskelet kasları hareket sisteminin aktif unsurları olup hareket için gerekli olan enerjiyi temin ederler. 

anatomi


Düzenli çalışma sonucu kas dokusunda meydana gelen kitlesel artışa hipertrofi denir. Eğer kas dokusu uzun süre hareketsiz olarak kalırsa ya da kas dokusunun innervasyonunu sağlayan sinirlerde bir hasar meydana gelirse kas dokusunda kitlesel olarak azalma ortaya çıkar. Bu duruma atrofi denir.

anatomi

Bir kasın hareket meydana getirebilmesi için en az iki ayrı kemiğe tutunması (bir eklemi çaprazlaması) gerekmektedir. 
Tendonlar genellikle yuvarlak yapılardır. Ancak bazı kaslarda kasın şekline uygun olarak yassı ve yayvan bir şekil alır. Özellikle karın kaslarında görülen böyle tendonlara aponeurosis denilir.

Kasın kemiklere yapışan uçlarından birine origo, diğerine insertio denir.
Origo genellikle gövdeye yakın, insertio ise gövdeye uzaktır. 
Origo (başlangıç): Normal anatomik pozisyonda kas kasıldığında hareketsiz veya az hareketli olan tendonun yapışma yeri kasın origosudur. 
Insertio (sonlanışı): Anatomik pozisyonda kasın kasıldığı anda hareket eden tendonunun yapışma yeri kasın insersiosudur. 

Kasın tendonları arasında bulunan ve kas lifi ihtiva eden şişkin kısmına kasın gövdesi (karın: venter) denir. Kaslar genellikle tek karınlıdır, ancak iki karınlı olan kaslar da vardır. Ör: m. digastricus.

Kas gövdesinin origoya yakın kısmına caput (baş) denir. Bazı kaslar iki, üç ve ya dört başlı olabilir. Ör: m. biceps brachii, m. triceps brachii, m. quadriceps femoris.

Bir kas gövdesinin en kalın yerinden geçen kesite anatomik kesit denir. Hareketi gerçekleştiren esas kaslara agonist kaslar, harekete destek sağlayan kaslara sinerjist kaslar, harekete zıt yönde hareket yapan kaslara antagonist kaslar, denir.  Kasların istirahat halinde sahip olduğu gerginliğe kas tonusu denir.
  Kasın motor innervasyonu sipinal ve kranial sinirlerle sağlanır. Motor sinirin kasa girdiği noktaya motor nokta denilir. Bir motor sinir birden fazla kas lifini innerve eder. Bir motor sinir ile innerve ettiği kas liflerinin tümüne motor ünite denir. Kaba hareketlerden sorumlu kaslarda motor ünite sayısı az iken ince hareketlerden sorumlu kaslarda motor ünite sayısı çoktur.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder